Thursday, October 29, 2009

Dün aksam Woody Allen'ın Vicky Cristina Barcelona'sını izledim. Fena değildi diyebileceğim en çok. Yani Penelope Cruz güzel, kimileri için Javier Bardem güzel (bana nedense çok itici geliyor elimde değil), Barcelona zaten çok güzel, filmin müzikleri de güzel olunca işte harcadığınıza pişman olmayacağınız bir 2 saat geçiriyorsunuz. Ama sakın ola ki yanılmayasınız, film bir Woody Allen filmi değil. Woody Allen ile tek alaka kurabildiğim nokta hikayedeki cinsel özgürlük çizgisiydi galiba. Onun dışında herhangi bir yönetmenin filmi olabilir ya da şöyle koyalım noktayı; film bir yönetmen filmi değil. Evet budur.

Filmin sonunda müziklere bir göz atarken aşağıya ekleyeceğim şarkıyı buldum. Sonra da bu şarkı madem bu kadar güzel album de guzel olmalı düz mantığıyla Cafe Del Mar isimli albumler serisini (16 Volume) indiriverdim bir çırpıda. Ama gelin görün ki yanılmışım. Tabii 16 volume'lük serinin tüm parçalarını dinleyemedim ama anladım ki bu chill-out denilen tarzı ne kadar zorlasam da benimseyemeyeceğim. Eskiden bilgisayar dergileriyle beraber gelen CD'lerin içinde bir sürü MIDI formatında şarkı olurdu. Onlara benzetmekten kendimi alamadım ben bu albumdeki şarkıları. Şimdi bunu söylerken de sanki birilerinin kalbini kırıyormuşum gibi geliyor ya neyse.

İşte buyrun söz konusu şarkımız da budur:




1 comment:

Pirate Jenny said...

kıymetlim..bu şarkıda bana hüzün basar hep. üstüne şöyle oryantel bi şiyler dinlemem gerekir ki hayata kaldığım yerden her anlamda "kıvırarak" devam edebileyim. Mesaji aldin umuyorum ki..öperim